Neden tarım ülkesiyiz diye övünmenin tam sırası olmasın ki.
Tarım 4.0, dijitalleşmenin tarımla buluşturulmasıdır. Son yılların devrimi Endüstri 4.0 ile elde edilen teknolojinin tarıma ve hayvancılığa uygulanmanın hiçbir engelinin olmadığı gerçeğinin ta kendisidir.
Öyle bir sektör düşünün; hiç bahsedilmeyen, hiç özenilmeyen ama hayat damarımız tarım. Hatta yanı başında da hayvancılık. Her bakımdan verimli topraklara sahip Türkiye, bu stratejik ikiliden ekonomiye küçümsenemez bir katkı sağlamaktadır. İnternet verilerine göre her 5 kişiden biri de bu sektörlerden kazanç elde etmektedir. Hal böyle olunca, basit anlatımla, akıllı telefondan aldığımız faydayı göz önüne getirerek, Tarım 4.0 uygulamasına geçmenin faydasını ve getirisini kolaylıkla hayal edebiliriz. Ülkemizde uygulamasına bazı pilot noktalarda başlanmıştır. Ancak ilerlemenin daha hızlı olması için bir an önce planlama yapılması gerekmektedir.
Her ne kadar stratejik bir sektör olduğunu söylesek de son 15 yılda tarım alanlarının yüzde 10 küçüldüğünü ve çiftçi sayısının da yüzde 12 azaldığını biliyoruz. Nüfusun haricinde diğer taraftan yaşanan en büyük sorunlarının başında verimsizlik ve kalitesiz üretim gelmektedir. Verimliğin ve kalitenin yolu ise çiftçiyi ileri teknolojilerle tanıştırmak ve stratejik planlama yapmaktan geçmektedir. Dünyada nüfus artışı şu andaki hızı ile devam ederse, 50 yıl sonra bugünkü üretimimiz sadece yarı nüfusu doyurmaya yetebilecektir. Acı içinde izlediğimiz yangınlara, eriyen buzullara, değişen mevsimlere ve daha birçok doğa olayına dayanarak belki de bu oranında çok altında kalabileceğiz. Tüm ihtiyaçlarımızın karşılanması; endüstri 4.0 ile doğan ve birçok teknolojiyi beraberinde getiren dijitalleşmenin katkılarını tarım 4.0 a hemen adapte etmekle olacaktır. Dijitalleşmenin, insana duyulan ihtiyacı bitireceği düşüncesinin aksine yarının tarlaları sadece çiftçinin değil aynı zamanda teknoloji sektörünün de sorumluluğunda olacağından genç nüfusun istihdamı konusunda büyük gelişme sağlanacaktır.
Tarım 4.0 tek başına çiftçimizin altından kalkmasının mümkün olamayacağı bir devrimdir ve tıpkı endüstri 4.0 da ki gibi kamu, sanayi, üniversite işbirliğinin bu alanda da desteğini yoğunlaştırması gerekmektedir. Şu güne kadar kamu, sanayi ve üniversite işbirliği ile ülkemizde ve dünyada bu alanda paylaşılan çalışmalar oldukça heyecan vericidir. Sektör ile alakalı olarak mesleki araştırmalarımızda rastladığımız ya da kaleme aldığımız patentlerin içeriklerini hayranlıkla izlemekteyiz. Her biri ilerisi için gelecek vadetmektedir.
Günümüzde kullanılan teknoloji ile tarım 4.0; uzak bağlantılı ve kameralı dronelar yardımıyla arazileri, hayvan barınaklarını görüntüleyerek; çeşitli ölçüm teknolojileri sayesinde sıcaklık, nem gibi verileri kontrol edebilmekte, analiz ederek raporlayabilmektedir. Cep telefonu vasıtasıyla tüm programlamayı görmek ve yönetmek mümkündür. Meyve sebze toplayan robotlar, yabancı otları ayıran ve ilaçlama yapan droneler, insansız traktörler, biçerdöverler hayatımıza kısa zaman önce katıldı. Verimli tarım için ürünlerin istenilen kalite, tat ve aromada hasat edilebilmesi sektöründe yer alan tüm şirketlerin ana amaçları arasında olmalıdır. Her geçen gün gelişen teknoloji sayesinde daha kaliteli ve verimli tarım yapılabilecektir. Ülkemiz bu dönüşümün yıldızı olacak kapasiteye sahiptir. Çünkü biz tarım ülkesiyiz.
GONCA KIRMIZI